17 Ocak 2011 Pazartesi

GAZİANTEP KÖYLERİ VE BARAK OYUNLARI

Gaziantep vilayeti sınırları içindeki köyler iki kısımdır. Bunlardan bir kısmı eski ve yerli köylerdir. Bu köylerin bazıları dere ve kaynak kıyılarında ve çoğu bir höyüğün yamacındadır.
Kuruluş tarihleri bilinmeyen bu köylerde evler umumiyetle iki katlıdır. Evlerin alt katları da ikamet için kullanılır. Binalar yalnız taştan yapılır. Odalara hem birbiri içinden hem de sofadan geçilir. Pencere tertibatı iyi ise de her evde cam kullanılmaz. Evler birbirine bitişik denecek kadar sıktır. Bundan dolayı bir evin damından diğer evin damına geçmek kabildir. Damlar yalnız evi örtmeye değil, bulgur kaynatmaya üzüm ve çamaşır sermeye de yarar. Yerli ve eski köylerin cepheleri daima cenuba doğrudur. Bu köylerde oturanlar fıstıkçılık, bağcılık, zeytincilik gibi işlerle meşgul olurlar. Eski köylerde mezarlıklar köye yakın olup en uzağı 15 dakikadan fazla sürmez. Mezarlık köyün cenubun da ve yol üstünde kurulmuştur. Köyde ölen herkes bu mezarlığa gömülür. Ancak biri tarafından vurulan ölen adam vurulduğu ve öldüğü yere gömülür. Dağlarda, vadilerde tesadüf edilen tek mezarlar başkası tarafından öldürülenlere ait olur. Bunlara; düşek adı verilir.

Gaziantep’in ikinci kısım köyleri yeni kurulmuş olan köylerdir ki bunlar ayrıca iki kısımdır: birinci kısım eski ve yerli köylerden ayrılmış köyler. İkinci kısımda iskan edilen aşiretlere ait köylerdir. Yeni kurulmuş olan köylerden birinci kısma tahvil olanlar, tıpkı eski köyler gibidir. İkinci kısım köyler ise dağınık, avlusuz olduğu gibi binaları pek az müstesna ile kerpiçtendir. Bu köyler şarktan garba doğru uzun bir şekil gösterir. Bu köylerde kullanılan su kuyu suyudur. Köy cepheleri hemen cenuba doğrudur. Evlerin çoğu bir katlıdır. Bazı köylerde zenginlere mahsus iki katlı ve taştan yapılmış binalara rastlanır. Bu köyler düzlük ve çöle benzer yerlerde bir tepenin yamacında kurulmuştur. Ahırları evden ayrı bir yerdedir. Mamafih ahırla evin bitişik olduğu köyler de vardır. Yeni köylerin halkı umumiyetle çiftçi olup hububat ziraatı ile meşgul olurlar. Sebzeciliğe, meyveciliğe,  bağcılığa hiç heves etmezler. Yeni köylerde mezarlık köyün şarkında veya cenubun da ve yola yakındır. Köyle mezarlık arasında en az on beş dakika, en fazla kırk beş dakikalık veya bir saatlik mesafe vardır. Mezarlık toprak kömelerinden ibaret olup bazen başucuna bir ağaç veya baş ve ayakuçlarına kara taş konularak bırakılır.
                                   BARAK OYUNLARI
Barak aşireti arasında oyunlar kadın erkek hep birlikte oynanır. Bu oyunların kendilerine göre birer isimleri olup bunlardan öğrenebildiklerimizi yazıyoruz:
Çobanbeyli havası, Nahsani havası, Sarhoş havası, Keçeli oyun, Miymiy oyunu. Bunlar ağır oyunlardır. Kara oyun, Arabi oyunu. Bu iki oyun biraz oynak havalıdır.
Mısri oyunu, Senam oyunu, Cezayir oyunu. Bu üç oyun çok hafif ve kıvrak rakslardır. Şirvani oyunu, süratle söylenen ve oynanan bir havadır. Barak halay oyunu, Barak iki kanış oyunu. El ele daire halinde oynanan bu oyuna kadınlar da iştirak eder. Asıl barak oyunları bunlardır. Demirci oyunu süratle oynanan bu oynan bu hava, İlbeyli oyunudur. Pekmez oyunu hafif ve süratlidir. Lorke oyunu, Kerebos oyunu, bu iki oyunu şarki Anadolu oyunlarının vasıflarını haiz görülmekte olup baraklar arasına sonradan girmiştir.
GELİN BAŞLIĞI VE BEŞİK: Türkmen gelinleri başlarına oyalı yemeni sararlar. Bunların ön tarafı, eski hocaların sarıklarında olduğu gibi kat kattır. Fakat bu katlar manasız değildir. Katların her biri bir seneyi gösterir. Bir gelinin çemberinde kat kat varsa o kadar senelik gelin olduğu anlaşılır. Gaziantep’te beşikler kavak ağacından yapılır. Gayet hafif verniklidir. Beşiklerin üzerlerindeki süsler, pembe, kırmızı, sarı, siyah, mor boyalarla yapılmış iptidai çizgi çiçeklerden ibarettir. Beşik yapılırken eski zamanlarda tahta çivi kullanıldığı halde, şimdi bunun yerini demir çivi almıştır. Beşik yapanların kullandıkları aletler, marangozlukta kullanılan aletlerin aynıdır. Beşikçi ustaları çekmece, sandık ve benzeri ev eşyası da yapmaktadırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder