7 Kasım 2010 Pazar

ANILARDA KALAN SARIGÜLLÜK


50 Yaşın altında olanların hatırlayamadıkları sarı güllük bölgesi bu gün bir beton yığını halini almıştır. Sizlere 50 yıl evvelki sarı güllüğü anlatmaya çalışacağım hem de Ogünleri anacağım.
— 50 yıl evvel Tatil günlerinde mesire yeri olan kavaklığa giden Gaziantepliler sarı güllük denen yere uğramadan evlerine gitmezlerdi. Gaziantepliler birazda gençlere romantik günler yaşatmak için bunu yaparlardı. Aileleri ile mesire yerine giden yeni evliler ve nişanlılar, anne babalarını biraz geriden takip ederler, fırsat buldukça elele tutuşurlar ve sohbet ederlerdi.

O nun için en çok zamanın gençleri nin hatırladığı anılarını unutamadığı bölgelerden biri
60 yaşın üzerinde olan her Gazianteplinin sarı güllükle ilgili bir anısı vardır.
Sarı güllük 27 Aralık devlet hastanesinin kuzey batısında bulunan bir yoldu. Bir dereyi andıran kıvrıla kıvrıla giden yolun her iki tarafında duvar gibi gül çalıları bulunurdu. İnsanlar her iki tarafı gül olan bu yoldan bir aşağı bir yukarı gidip gelir güllerin çevreye yaydığı keskin limonsu kokuyu ciğerlerinin en uç köşesinde bile hissetmeye çalışırdı. Sabahları Gaziantepliler buraya eş dost konu komşu ve akrabalarıyla ve nişanlı birlikte katmer yemeğe gelirlerdi
Sarı güllüğün çevresindeki bağlar bahçeler bağ evleri Sarı güllüğe daha da güzel bir görünüm sağlardı. Antepliler 1800lü yılların sonralarına doğru bu bölgeye yerleşmeye başladı buralara bağ evleri yapıp yazın sıcaktan tatil günleri şehrin gürültüsünden kurtulmayı amaçladılar.
Yaptıkları bağ evlerinin çevresinde çit yerine dikenli olan sarı gülfidanlarını diktiler. Böylece bu bölgede bir sarı güllük oluştu. Yaklaşık 70 beş yılda oluşan bu güzellik Yapılaşma uğruna çok kısa bir sürede yok edildi. Gaziantep halkı bu yanlış kentleşmenin yüzünden sarı güllük denen doğal güzellikten mahrum kaldı.
Mayıs ayında açan dört yapraklı Sarıgöl fidanın üzerinde yaklaşık bir hafta canlı kalır, daha sonra yaprakları dökülürdü. Gaziantepli hamarat ev hanımları bu yaprakları dökülmeden toplar reçelini yaparlardı. reçel saklandığı sürece, o keskin limonsu kokuda saklanırdı.
Sarı gül sadece Gaziantep’te yetişmekteydi, Bunun kanıtı olaraktan canlı bitkiler müzesine {karaca aboretum}ünlü araştırmacı Hayrettin Karaca 1984 yılında Yalova’dan gelerek sarı gülün örneğini alıp müzesine götürdü. Ve burada yetiştirmeyi başardı.
İlimiz sınırları içerisinde Nafak bölgesinin bitişiğindeki Baldıza kın tam ortasından geçen derenin sağında ve solunda çok miktarda Sarı gülfidanları vardır. gaziantebin bir mahallesi olan Nurgana köyünün kuzeyinde yer alan beyin bahçesi denen bölgede üzüm bağlarının etrafında da çit görevi gören sarı güller vardı Oğuzeli Yavuzeli Araban yolu üzerinde sarı güllere rastlanmıştır. En son olarak da Sof dağı etrafında sarı gülfidanlarına rastlanmıştır. Gaziantep’imize özgü sarı güllerimizin eski büyükşehir belediye başkanı sayın Celal Doğan döneminde kısa bir müddet de olsa refüjlerde yaşatıldı yeni yapılan raylı sistem refüjlerdeki sarı gülleride bitirdi neslini tüketti ümidim yok ama şimdiki belediyeler tarafından yeni yapılan parklarda ve refüjlerde yeniden yaşatılması benim ve tüm Gaziantep’e gönül verenlerin dileğidir
 Yeni Çizgi okurlarının ve tüm Gazianteplilerin Kurban bayramınızı kutlarım

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder